Biz Galatasaraylılığı parayla almadık

YAPTIĞIM bir röportajda Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal’a “acemi” diyerek “hakaret ettiğim” gerekçesiyle Ünal Aysal ve ekibi beni hem dava ettiler, hem de kulübün disiplin kuruluna sevk ettiler.

Davaları reddedildi.

Savcılık “düşünce özgürlüğü” kapsamında gördüğü fikirlerimde hakaret unsuru bulunmadığını AİHM kararlarıyla destekleyerek davayı açmadı bile.

Kulüp disiplin kurulu ise savunmamı istedi.

Yurtdışında olduğum halde, işi gücü bırakıp Galatasaray’a olan saygımdan, geldim disiplin kuruluna ifade verdim, “Burada bulunmam bile Batı’ya açılan pencere adını almış bir camia için ayıptır” diyerek.

Disiplin kurulu uzun tartışmalardan sonra bana 6 ay ceza vermiş.

Bazı üyeler bu karara şerh koymuşlar, ama yönetim talebi diye yönetimi kırmamışlar.

Normaldir.

Başkan Ünal Aysal, Fenerbahçe maçına çıkmama kararını eleştirecek olan divan kuruluna bile “Eğer eleştirirseniz ben de istifa ederim” tehdidi savurarak bunu önledikten sonra bana 6 ay ceza verilmesi normal.

Disiplin kurulunda, “Bir dakika bile ceza verirseniz yargıya giderim” demiştim.

Şimdi ben de kulüp disiplin kurulunun bu kararını mahkemeye götürüyorum.

Galatasaray Spor Kulübü, Ünal Aysal için bir “sosyal sorumluluk projesi” olabilir.

Benim gibiler içinse bir hayat tarzı.

Biz Galatasaray’ı bazıları gibi ne sokakta bulduk, ne de parayla satın aldık.

Erişilebilirlik Araçları