Bir: Konya Stadı’nda maç yapmak cinayettir, Bu kadar kötü bir zeminde futbol oynatmak ayıptır, Arda, Lincoln, Kewell gibi oyuncuları Konya çayırında oynatmak, futbola ve Türkiye’nin Avrupa’daki temsilcisi Galatasaray’a ayıptır, Bu sahada futbol oynandıkça geçen yıl Uğur Uçar’ın başına gelen, her maçta, her futbolcunun başına gelebilir, Biliyoruz, Konya Türkiye’nin tahıl ambarı, Galatasaray Lisesi’nde coğrafya hocamız Ferhuzat Turaç bunu öğretmişti bize ama stadının da tarla gibi olması gerekmiyor,
İki: Mehmet Güven isimli delikanlı iyi bir çocuk olabilir, Durmuş bir saat gibi günde iki kere doğruyu da gösterebilir ama bu delikanlı Galatasaray Futbol Takımı’nın formasıyla sahaya çıkamaz,
Üç: Galatasaray ayarında bir futbol takımı, savunmadaki tek bir oyuncunun, Servet’in eksikliğini bu kadar fazla hissetmemelidir, Alınırken herkesin güldüğü ve bunu mu alıyoruz dediği Servet Çetin, Galatasaray savunmasının en önemli ve tek önemli adamı halindeyse ve yokluğunda defans dökülüyorsa ortada bir sorun var demektir,
Dört: Barış, futbolun deli dana hastalığı olmadığını anlamalı ve futbol oynamanın çılgınlar gibi koşmak, topu önüne aldığında onu tepikleyerek ileri götürmeye çalışmaktan öte bir anlam taşıdığını bilmek zorundadır, Pas verirken kafayı kaldırmak, sahada kimin nerede olduğunu görmek gerekir, Futbol ayakla, ciğerle ve yürekle oynanır ama bu yarısıdır, Diğer yarısı akılla oynanır, Barış’ta bu bölüm eksiktir,
Beş: Aydın böyle devam ederse 35 yaşına geldiği zaman bile gelecek vadeden futbolcu olmaktan öteye gidemeyecektir,
Altı: Ümit Karan çok iyi bir golcüdür, Ama Galatasaray’da forma giymek ve eski günlerindeki gibi olmak istiyorsa sigarayı azaltmalı, gece hayatına son vermeli, bar işletmeciliğini bırakmalıdır, Özel hayata karışmak işimiz değil ama bizim için Ümit Karan’ın futbolculuğu önemlidir, Bu saydıklarım futbolculukla bağdaşmaz, Bağdaşırsa Ümit en fazla Konya karşısında oynadığı kadar oynar,
Yedi: Bülent Korkmaz’ın ve takımın selameti için Feldkamp bir an önce ülkesine yollanmalıdır, Bir işe karışmayacaksa kendisine boşuna para ödenmemeli, bir işe karışacaksa işler berbat edilmemelidir,
