Galatasaray hiç de fena oynamadı,
Ama beni çıldırttı,
Takım tek forvet oynuyor,
O da Serkan, Ama Serkan ceza alanına girmiyor, Yanlarda top kovalıyor, Orta alanda aldığı topları eziyor, hata üzerine hata yapıyor,
Santrfor oynadığını hatırlayıp ceza alanına girdiği anda kafasına topu atıyorlar ama o onlara da vuramıyor, İki bom boş pozisyonda topa koç gibi boynuz vuruyor, Birinde auta, birinde saçma sapan bir vuruşla yere çakıyor topu,
Ben de teknik direktör Kalli’ye veryansın ediyorum,
İlk yarının sonunda “Herhalde ikinci yarıya Ümit’le başlar” diyorum kendi kendime,
Ama yine Serkan karşımızda,
Kaçırmaya, topu ezmeye, hata üstüne hata yapmaya devam ediyor,
“Hoca 70’de çıkarır” diyorum, Çıkarmıyor,
88, dakikada Ümit Karan giriyor ama çıkan yine Serkan değil,
Artık sövüp saymaya başlıyorum,
Tam o anda Volkan Serkan’ın önüne bir top yuvarlıyor, Serkan biraz sürüyor ve abanıyor,
Aa, gol oluyor,
Sahada olmaması gereken adam maçı alıyor, Bunun dışında gayet keyifli bir maçtı,
İki takım da pislik yapmadan top oynamaya çalıştı,
Trabzonspor çok atak yaptı ama hiç net pozisyon bulamadı,
Galatasaray’da da 3 gollük pozisyonunun ikisini Serkan, birini Hakan Balta harcadı,
Sahada kötü oynadı diyebileceğimiz kimse yoktu,
Hakemler bile iyiydi, Tabii futbolcuların iyi niyetli olması hakemlerin iyi olmasındaki etkendi,
Uzun zamandan sonra maç gibi maç izledik,
Keyif aldık,
Maçın hakkı beraberlikti,
İki taraf da buna razıyken, sahada olmaması gereken bir adam, Kalli’nin inadıyla sahada kaldı ve maçı aldı,
Bu yıl şans perisi Galatasaray’ın yanında,
İnşallah hiç ayrılmaz,
