Ama Kalli’ye rağmen,
Takım Gençlerbirliği maçına iyi başladı, 2 dakikadaki şok golü kimse önemsemedi, Çünkü çocuklar kazanacakmış gibi oynuyordu,
Nitekim önce beraberlik, sonra galibiyet sonra da fark golü geldi,
Fakat teknik direktörü anlamak mümkün değil,
Birinci takım santrforsuz oynadı,
Bir ada rakip alanda 8 Galatasaraylı var, Rakip ceza alanının solunda 4, sağında iki, önünde iki Galatasaraylı, Solda Arda ortaya yapmak için önünü boşaltmış, ceza sahasında tek bir Galatasaraylı yok, Benzer pozisyonlar üç kez tekrarlandı, Solda sıfıra inmiş futbolcu, topu kendi yarı alanına geri yollamak zorunda kaldı, Bu nasıl bir taktiktir anlayamadım,
Beterin beteri var,
Fark ikiyi çıkınca, kulübedeki adam takımın iki oyun kurucu, futbol bilen adamını birden oyundan aldı,
Önce Lincoln, sonra Arda,
Topu tutacak, zamanı kontrol edecek, rakibi durduracak, savunmadan çıkmasını engelleyecek iki adam oyundan çıktı,
Oyun hakimiyeti bir anda rakibe geçti, Nitekim sonunda gol geldi,
Zaman olsa Gençler beraberliği bile yakalayabilirdi,
Gördüklerime inanamadım,
Bu arada hazır kazanmışken, hakemleri de eleştirelim de “Kaybedince hakem kötü oluyor” demesinler,
Türkiye’de hakemlik bitiyor, Hatta bitmiş,
Hilmi Ok istediği kadar çıkıp bağırsın, Hikaye,
Hakemler beceriksiz, basiretsiz, bilgisiz, Daha doğrusu şaşkınlar,
Bu maçta da o kadar çok hatalı karar verdiler ki!
Sonucu etkilemediler diyenler olabilir,
Ne belli,
Bazen bir iyi kullanılan bir taç bile sonucu değiştirebiliyor,
Üstelik sonucu etkilemiş önemli değil,
Hakeme olan inancı, güveni etkiliyor bu hatalar,
