BMW 5 serisi büyümüş de küçülmüş

Lüks orta sınıftaki rekabet, lüks sınıftaki rekabetle hemen hemen atbaşı gidiyor. Ama bu sınıftaki rekabet, markalar açısından çok daha önemli, çünkü asıl volüm burada. Ve bu segmentte de Alman markaları çekişiyor, Hint asıllı İngilizler araya kafalarını sokmaya çalışıyor. Otomotiv sektörü, sınıflandırmasını nasıl yapıyor karışmam ama ben Mercedes E, BMW 5 ve Audi A6 serilerini sınıf arkadaşı olarak görüyorum. Jaguar’ın da XF modeliyle sınıfta “yabancı öğrenci” kontenjanından oturduğunu düşünüyorum. Alman üçlüden Audi, çok sık model değişikliği veya facelift yaptığı için, onun hızına yetişmek güç. Mercedes ise bir ara çok tatsızlaşan E serisini yeniden hatırladı ve geçtiğimiz yıl S serisini aratmayan yeni E serisini piyasaya verdi, ben de burada bu şahane otomobili yazdım.

Pazarın lideri ise hiç kuşkusuz BMW 5 serisiydi. Ancak biraz eskimişti ve sıkıcı hale gelmişti. BMW bu yılın başında yeni 5 serisini tanıttı. BMW yeni 5 serisinde, Mercedes’in E serisinde yaptığını yapmış ve otomobili büyük abisine mümkün olduğunca benzetmişti. Nasıl ki, yeni E serisi Mercedes S serisinin yıkanıp da bir boy çekmiş gibi görünen versiyonu olmuş ve ayırt edilemeyecek kadar benzemişse, yeni 5 serisi için de 7 serisi ile aynı benzetmeyi yapmak mümkün. Borusan Otomotiv’in denemem için gönderdiği 5 serisi dışarıdan bakıldığı zaman 7 serisiyle aşırı benzerlik taşıyor. Ve bu benzerlik otomobilin içinde de devam ediyor. Borusan’dan gelen 5 serisi, bana göre serinin en iyi olanı: 530i. BMW’nin bu motoru bence şu anda piyasada bulunan otomobillere takılan 2 litrelik motorların en iyisi. BMW artık seri kodunun sonundaki iki rakamda otomobilin motor hacmini değil, motorun hangi ölçüdeki motorun performansına sahip olduğunu vurguluyor.

530’da da 3 litrelik bir motor yok ama 3 litrelik bir motorun performansına sahip 2 litrelik bir motor var. Ve bu motor şahane bir 250 beygiri çok dengeli bir torkla beraber sunuyor. Jaguar’ın da çok çok iyi bir 2 litrelik motorlu versiyonu var, ama BMW’nin motoru sanki daha iyi.

Dediğim gibi 5 serisinin dış görüntüsü 7 ile neredeyse aynı fakat biraz daha küçük. Hafif bir proporsiyon bozukluğuna neden olan bu durum, 7 serisini daha basık ve sporcu gösterirken, 5 serisini biraz daha yüksek göstermiş.

Ancak yeni farlar ve yeni arka lambaların eski 5 serisinden çok daha şık olduğu çok açık.

Yol tutuş ve viraj alma yetenekleri de 7 serisinden daha iyi, ancak zorladığınız zamanlarda biraz fazla elektronik ve mekanik katkı var ve bu benim sevdiğim bir şey olmamasına rağmen güvenlik açısından iyi. Kötü olan bu katkıyı hissettirmesi.

Süspansiyon konusunda ise 7 serisi açık ara çok daha iyi. Bozuk zeminlerde ve kasislerde 5 serisinin süspansiyonu 7 serisi ile karşılaştırılınca sınıfta kalıyor. Bu da 7’nin çıtayı çok yukarı koymasından kaynaklanıyor olabilir, ama yine de daha iyisini beklerdim. Süspansiyonda ve yol konforunda yeni 5, eskisinin üzerine çok fazla bir şey koyamamış.

Genel sürüş izlenimi olarak şunu söyleyebilirim: Motor ve gidiş muhteşem. Fren şahane. Yol tutuş iyi, ancak bozuk zeminlerde süspansiyon süper değil.

Kaygan zeminde otomobil biraz oynak. Bu BMW’nin genetik hastalığı olarak görülebilir belki.

İçindeki lüks hissi ve donanım olarak Mercedes E serisinin biraz gerisinde. Audi A6 ile hemen hemen aynı hissiyatı veriyor. Jaguar’dan ise üstün.

Geniş bagajı büyük ailelerin seyahatlerine uygun. Fiyat ise ucuz değil ama verdiklerine ve rakiplerine oranla makul. Bu motor ve donanımla 400 bin TL’nin biraz üzerinde bir fiyata sahip. Uzun dönem kiralama fiyatları daha avantajlı olabilir. Bir fikir vermesi açısından şunu söylemeliyim belki de. Yurtdışındaki otomobil kiralama firmaları bu modele kadar Mercedes E serisini bir üst segmentte tutarken, BMW 5, Audi A6 ve Jaguar XF’i aynı segmentte kiraya veriyorlardı. Yeni BMW 5 serisini ise Mercedes E serisi ile aynı segmente çektiler.

OTOMOBİLİN İÇİNDE DE 7 ESİNTİSİ DEVAM EDİYOR

Dash board, göstergeler, kumandalar, 7 serisiyle aynı görünümde. Çok minimal farklılıklar mevcut. Mesela bazı butonlar aynı görünmelerine rağmen 7’de dokunmatik olarak çalışırken, 5 serisinde bu butonlara fiziksel olarak basmak gerikiyor. Ortadaki bilgi ekranı ve göstergeler aynı görüntüye sahip, ama yazılımlarında ve ara yüzlerinde ufak tefek farklılıklar var. Bu farklılıklar çok önemsiz görünmesine rağmen az da olsa 7 serisi lehine. Kullanıcı kolaylığı açısından gayet başarılı olan bu kontrol sistemleri açıkçası benim sevdiğim şeyler değil, çünkü sürekli olarak oynamak istiyorum ve dikkatim dağılıyor. Çocuk ruhlu kullanıcılar için yapılmamış olsa gerek. İç mekân malzeme kalitesinde de ağabeyiyle arasında ufak farklılıklar olmasına rağmen,5 serisi de eskisine oranla çok daha iyi görünüyor. Üstelik eski sıkıcı halinden uzaklaşıp bayağı bir modernize olmuş.

5 serisinin içindeki ferahlık 7 serisinden aşağı kalmıyor. 7’nin arka koltukları daha şık ve daha rahat fakat 5’te de diz mesafeleri standart 7 serisini çok aratmıyor. Sürücü bölümünde de elektrikli koltukları 7 serisindeki kadar şık ve fonksiyonlu değil, ama bana sorarsanız ben bu koltukları tercih ederim. Otomobilin eğlence sistemi de çok iyi.

MOTOR 5 SERİSİNDE 7 SERİSİNE ORANLA ÇOK DAHA KEYİFLİ

BMW 530’un en müthiş yeri ise motoru. 2 litrelik aşırı beslemeli motor, 252 beygir güç ve 400 nm’lik şahane bir torka sahip. Bence BMW 530’un rakiplerine üstün gelecek tarafı bu motor. Eco, normal ve sport modlarına göre köklü değişimler geçiren motor, isterseniz yağ gibi kayıyor, isterseniz kuduruyor. Tamamen sizin sürüş tarzınız ve mod seçiminize bağlı.

Doğruyu söylemek gerekirse bu motor 5 serisinde 7 serisine oranla çok daha keyifli bir sürüş sağlıyor. İlk hızlanma ve ara hızlanmalar çok çok başarılı. 200 kilometre hıza kadar çok iyi çıkıyor. Son sürat olarak 240 kms’ye ulaşabildim, ama yol olsa dahası da var gibi duruyordu.

 

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Erişilebilirlik Araçları