Faiz lobisi nerede?

AK Parti iktidarının en kızdığı grupların başında “faiz lobisi” dediği kim olduğu flu “para sahipleri” gelirdi.

Her fırsatta faiz lobisinin belinin kırılacağı, faiz lobisinin kendilerine karşı olduğu vurgusu yapılırdı.

Halkın da hoşuna giderdi bu söylem.

Öyle ya, faiz lobisi ülkeyi sömürmese, her şey güllük gülistanlık olacak, dar gelirlinin geliri artacak, devlet yatırımlara daha fazla kaynak ayıracak, kamunun faiz yükü azalacaktı.

Ancak bir süreden beri iktidar kanadından da, sözcülerinden de “faiz lobisi” cümlesini işitmez olduk.

Peki faiz lobisi bitti mi ya da Türkiye yüksek faiz sarmalından kurtuldu da mı sesler kesildi.

Vallahi durum pek öyle görünmüyor.

Türkiye şu anda faizde zannederim dünya lideri, hatta hiçbir zaman olmadığı kadar “reel” faiz ödüyor.

Gelin basit bir hesap yapalım.

Diyelim ki, çok paranız var. Hepsi dolar.

2017 yılının Ocak ayında 100 milyon dolarınızı getirip Türkiye’de bozdurdunuz.

O günün kuruyla elinize tam tamına 394 milyon TL geçecek.

Sonra aldınız bu parayı hiç uğraşmadan Türkiye’de bir bankaya 1 yıl vadeli olarak yüzde 12 faizle yatırdınız.

Dönem sonunda elinize 441 milyon TL geçecek.

Dolar bugünkü seviyesini korur yani 3.45 TL olursa Türkiye dolarınıza yüzde 28 faiz ödemiş olacak.

Yok eğer dolar kuru yıl sonu tahmini olan 3.62 TL’ye çıkarsa, bu kez de dolara ödenen faiz oranı yüzde 22 civarında olacak.

Anladınız mı niye bugünlerde hiç kimse “faiz lobisi” diye bağırmıyor.

**************

MEGRİ MEGRİ

DİYARBAKIR meydanında, Şivan Perwer söylüyor, İbrahim Tatlıses eşlik ediyordu.

Barzani ise tempo tutuyordu, “Megri megri” diye.

Biz de o gün öğreniyorduk, “Megri megri”nin “Ağlama ağlama” demek olduğunu.

İddia o ki, PKK’lı bir terörist için yakılan ağıttı ve tüm Türkiye’ye naklen yayınlanıyordu Diyarbakır’dan “canlı”.

O gün çok merak etmiştik, Türkiye’nin “barış süreci”nde Barzani’nin ne işi olduğunu.

Herhalde, her yerdeki Kürtlerin lideri diye getirilmişti Diyarbakır’a diye düşünmüştük.

Barzani şimdi bölgeden gelen tüm tepkilere rağmen, “bağımsızlık referandumunu” yapmakta ısrarlı.

Irak Anayasa Mahkemesi, referandumu “hukuksuz ve geçersiz” ilan etti ve askıya alınmasını istedi.

Irak Başbakanı İbadi, “Referandumdan çıkan kararı tanımayacağız” dedi.

Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Maliki, “Irak’ın kuzeyinde ikinci İsrail kurulmasına izin vermeyeceğiz” dedi.

Referandumdan “bağımsızlık” kararı çıkması halinde Irak ordusunun Şii milisleri Haşdi Şabi’nin Kürtlere saldırabileceği iddia edildi.

İran Genelkurmay Başkanı, referandumu kabul edilemez olarak gördüklerini açıkladı ve “IŞİD’in Irak’ta yenilmesinden hemen sonra gündeme gelmesinin manidar” olduğunu söyledi.

Türkiye’den de şimdilik “cılız” itirazlar geliyor.

Buna karşılık ABD “Zamanı değil” diyerek “Bağımsız olacaksınız ama biraz bekleyin” mesajı veriyor.

Rusya, Kürt Yönetimi ile doğalgaz ve petrol anlaşmaları imzalıyor. İsrail ve Suudiler ise bağımsız Kürdistan’dan yana olduklarını saklamıyorlar.

Barzani referandum sonucunu alıp cebine koyacak ve sonrasındaki adımlarını hesaplayacak, bağımsızlık takvimini oluşturmaya çalışacak.

Bazıları diyor ki: “Üç tarafı buna karşı çıkarken bağımsız Kürdistan ne yapabilir? Sınır bir kapatılırsa perişan olurlar.”

Diğerlerini bilemem ama Türkiye açısından bu o kadar da kolay değil.

Orada iş yapan pek çok büyüklü küçüklü şirketimiz, Kürt Yönetimi ile yapılmış pek çok anlaşmamız var.

O yüzden şimdilerde Barzani, Türkiye’ye bakıp “Megri megri” türküsünü söylüyor olabilir.

**************

KIBRIS’TAN NE BEKLİYORDUNUZ?

KIBRIS’ın yani Kıbrıs Rum Kesimi’nin, büyük bölümü Rus ve Ukraynalı “karanlık” kişilere ve kara para babalarına vatandaşlık vererek “AB vatandaşı” haline getirmesi AB’de gündem.

Ben buna “suni gündem” diyorum.

Çünkü Kıbrıs ve Malta, AB’den aldıkları izinle ve verilen kotayla, bir süreden beri “vatandaşlık satıyorlar”.

Malta bu işi daha düzgün ve kurallara uyarak yapıyor.

Kıbrıs’ın ise öyle yapmadığı ortaya çıktı.

Peki tersini bekleyen var mıydı AB içinde.

Kıbrıs Rum Kesimi, uzun yıllardır, eski Doğu Bloku vatandaşlarının oluşturduğu mafyaların, Rus kriminallerin, istihbarat örgütleri elemanlarının cenneti halindeydi.

Hal böyle olunca vatandaşlığını da onlara satmasından daha normal bir şey olamaz.

**************

AK PARTİ KESİN PANİKTEDİR

BÜYÜK Türk mütefekkiri, siyaset kadını, fikir önderi, uygulamalı din bilimcisi Sayın ve Saygıdeğer Tuğçe Kazaz, yakın zamana kadar en büyük destekçisi olduğu AK Parti’den soğuduğunu, katıldığı bir televizyon programında açıklamış.

Muhtemelen AK Parti’de ciddi bir panik havası hâkimdir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York dönüşü MYK’yı toplayıp bu elim sonuca neden olan hataları masaya yatıracaktır.

**************

MIŞ GİBİ YAPANLAR VE YAPMAYANLAR

AHMET Hakan dün çok hoş yazmış Contemporary Istanbul ile ilgili.

“Ben bu işlerden anlamam ama gidip gezdim” diye.

Hiç üzülmesin, komplekse de girmesin.

“Anlarmış” gibi yapıp sanat üzerine yazı yazanların da büyük bölümü bu işten senin kadar anlamıyorlar.

Ama sanki sanat gurusuymuş gibi yazıyorlar.

Senin anlamamanda bir beis yok.

Sen gidip gezeceksin, olursa bir gün çocukların, torunların anlayacaklar.

Anlamadan, bilmeden anlıyormuş gibi yapmak ayıp, anlamamak değil.

Ha bir de yazının bir bölümünde “Kefal yeme zamanı” demişsin.

Bana sorarsan kefalin yenecek tek yeri yumurtasıdır.

Şahane botargası yapılır.

GİTMEDİM

SORACAKSINIZ,

“Sen Contemporary Istanbul’a gittin mi?” diye.

Vallahi de billahi de gitmedim.

Niye gitmediğimi söyleyeyim.

Gidince mutlaka bir şeyleri beğeniyorum.

Beğendiğim şeylerin bazılarını da almak istiyorum. Sonra da batıyorum.

Ayrıca da Türk sanat piyasası gibi istikrarsız bir piyasada, müzayedelerden alım yapmak çok da avantajlı olabiliyor.

**************

BU DAVA YANLIŞ

MURAT Başoğlu’nun ve yeğeninin ortak “ahlaksızlığına” dava açmak çok yanlış bir iş oldu.

Yasada tanımlanmamış suç olmaz ve pek çok ceza yasası gibi, TCK da “ensest”i suç olarak tanımlamıyor.

Sırf bu nedenle Başoğlu ve yeğeni beraat ederse ya da paraya çevrilecek çok küçük bir ceza alırlarsa sanki yaptıkları ayıp ortadan kalkmış gibi bir durum ortaya çıkar ki, bu da en az yapılan rezillik kadar rezil bir durum olur.

**************

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Deliye yüz vermenin ceremesini halı çekmediği zaman.

Erişilebilirlik Araçları