Başlar “vur” deyince

Dün canımın niye yazmak istemediğini anladınız herhalde,

Biraz aklı, biraz izanı olan, dün olacakları tahmin edebilirdi,

Gerçek işçiler düzenli bir şekilde, sendikaların kontrol ve organizasyonunda Taksim’e gitmek isteyecek, polis bunlara sert biçimde müdahale edecek, gerilim tırmanacak, gerilimden istifade edecek olan “Lümpenler, anarşistler ve illegal yapılanmalar” aradıkları fırsatı bulmuş olacaklardı,

Tam böyle oldu,

Kendi güvenlik tedbirlerini almış, organize olmuş sendikalar sabahın köründe polis zorbalığı ile karşı karşıya kalarak durdurulunca, ortalık çapulcuya kaldı,

Saatler boyu polisle çatıştılar, Ortalığı savaş alanına çevirdiler,

Emin olun ki, sendikalara Taksim’de toplanma izni verilseydi olanların onda biri bile olmazdı,

Dün sabahın erken saatlerinde, henüz yerinden bile kıpırdamamış işçilere yapılan “Baskın saldırı”  tam bir “Faşist yönetim” işiydi,

Hiç bir “Normal” ülkede, durduk yerde böyle bir şiddet uygulanmaz,

Değil yüzde 47, yüzde 74 almış iktidarların yönettiği ülkelerde bile böyle bir şey olmaz,

Zaten olmadı da,

“Demokrat” AKP’nin yönettiği Türkiye’de, baskı rejimi manzaraları yaşandı,

Ve her baskı rejiminde olduğu gibi sıradan insanlar sinerken, militanlar sokakta etkili oldular,

AKP’nin iktidara göbekten bağlı “Liberal demokratları” bütün bu olan biten karşısında suskun kalmayı tercih ettiler,

Sürekli olarak özgürlüklerden bahseden bu kesimin, AKP’nin özgürlük anlayışını gördükleri halde ne kalemleri, ne dudakları kıpırdadı,

Bu arada kimse İstanbul Valisine ve Emniyet Müdürüne kızmasın,

Başlar, ayakların ezilmesi talimatını verince, onlar el olarak kullanıldılar, 

 

 


Polis yasaları uygular şiddeti değil

Her 1 Mayıs’tan veya toplumsal olaydan sonra aynı şeyleri yazmaktan sıkıldım ama yine yazacağım,

Bu aynı yazıyı dördüncü kez kaleme alışım olacak, Ama alacağız çare yok,

Ey Türk polisi!

Sen sokakta eylem yapan insanların karşıt grubu değilsin,

Sen sokakta kavga etmeye çıkmış serseri değilsin,

Sokakta kamu adına görev yaparken karşına çıkanlar senin düşmanın değil,

Sen sadece ve sadece yasaları uygulamakla görevli ve bunu yaparken yasalara uymak zorunda olan kamu görevlisisin,

Sokakta, yere düşmüş göstericiyi tekmeyle dövemezsin,

Suçu varsa, gözaltına alırsın, kelepçeyi takar karakola götürür, yargı karşısına çıkarırsın,

Allah aşkına artık bunu öğrenin,

Ve ey polis okullarının öğretim üyeleri, ne olur bu gerçeği yetiştirdiğiniz genç polislere öğretin,

Öğretin ki, biz bu yazıyı en kere daha yazmak zorunda kalmayalım,

Öğretin ki, canı pahasına görev yapan polisler bu eleştirilerle karşı karşıya kalmasınlar,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Yukarı çıktıkça aşağıdakileri küçük görmemizin, aşağıdakilerin küçüldüğü anlamına gelmediğini anladığımız zaman

Erişilebilirlik Araçları