Ayaklar olmasa ayakta duramayız

Bugün 1 Mayıs,

İşçinin, emekçinin bayramı,

Ama değil,

Hükümetin özensiz tavrı ile gerilim tırmandı da, tırmandı,

Taksim Meydanı’nı diğer meydanlardan ayıran bir özellik varmış gibi, “İstediğiniz yerde kutlayın ama Taksim’de kutlamayın” denildi,

Yetmedi, Taksim’de kutlamak isteyenler “Ayak” yapıldı,

Başbakan bunu hakaret olsun diye söyledi ama doğrusu ben alınmadım,

Ayaklar olmasa ilerlemek mümkün olmaz, ayaklar olmasa ayakta durmak mümkün olmaz,

Ayaklar olmasa, insan sürünür, Ya da ancak başkasına tutunarak ayakta kalır,

Erdoğan bunların farkında olmadığı için “Ayak” ı hakaret olarak kullandı,

Ben alınmadım ama alınanlar inatlaşınca, iş iyice tırmandı,

Ankara’dan gelen talimata uyan İstanbul Valisi “Gerekirse zor kullanırız” dedi,

Sonunda bugüne gelindi,

Ortam gergin, Herkes sinirli,

İşin kötüsü “Provokatör” denilenlerin en sevdiği ortam işte bu gergin ortam,

Hükümet her konuda olduğu gibi bu konuda da inatlaşmaya girmese, sendikalarla uzlaşsa bugün sıradan bir gün olacaktı,

İşçiler Taksim’e gelecek, bir kaç nutuk, bir kaç halaydan sonra her şey normale dönecekti,

Şimdi ise ortalık barut fıçısı gibi,

İstanbullu gergin,

İşçiler gergin,

Gariban işçiye cop sallamaya, biber gazı atmaya görevlendirilmiş güvenlik güçleri  gergin,

Memlekette sanki yeterince gerginlik yokmuş gibi bir de bu,

Ben kendi adıma, hükümette olmayan sağduyuyu, bugün sendika yöneticilerinden bekliyorum,

Bazen ayakların başlardan daha aklı selim olduğunu göstermeleri için,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Bu ülkeyi yönetenler yazı yazmak istemeyecek kadar canımızı sıkmadığı zaman

Erişilebilirlik Araçları