Başbakan Erdoğan da aynen Aysun kayacı gibi konuştu,
Yok yok, Kayacı gibi değil, ondan beter konuştu,
Kayacı çobanların oyuyla kendi oyunu karşılaştırmıştı,
Çobanlardan yönetici olmaz dememişti,
Olabileceğini, hatta olduğunu biliyordu,
Erdoğan biraz daha öteye gitti,
Ayak takımından baş olmayacağını söyledi,
Ağzından demokrasiyi düşünmeyen, partisinin yükselişini ve iktidarını ezilmiş alt tabakaların başkaldırısına bağlayan Başbakan’ın bu sözleri söylemesi ilginç,
Herhalde çabuk havaya giriyor, köklerimizi unutuyoruz,
Öyle ya, Başbakan’ın ayak takımı dediği işçiler, emekçiler,
Yüzde 47’nin önemli bir bölümünü oluşturanlar,
Başbakan onları ayak olarak görüyor ve baş olamazlar diyor,
Peki Başbakan Erdoğan nereden geliyor?
Babası bir emekçi değil mi!
Taka kaptanlığı yapmıyor muydu?
Ya kendisi neydi!
Hayata İstanbul belediyesi’nde şimdi ayak dediği işçilerden biri olarak atılmadı mı?
Ayak diye nitelediği işçilerin kendini yetiştirip, eğitip ve yine Başbakan’ın tabiriyle geliştirip, değişip baş olabildiğinin en gerçek kanıtı kendisi değil mi?
Ayaktan başlayıp baş olabilme kapasitesi sadece Erdoğan’a mı özgü?
Erdoğan diyor ki, "Ayaklar baş olursa kaos olur",
Biz başların baş olduğu yerde de çok kaos gördük ama ya birileri çıkıp da bugünkü kaosu bu nedene bağlarsa ne olacak!
Özkök sopayı gösterdi
Ertuğrul Özkök’ün yazılarına bayılıyorum,
Einstein’ın uzayı gibi,
Einstein büyük cisimlerin kütlelerinin uzayı eğip büktüğünü söyler,
Özkök’ün yazılarını da Aydın Doğan’ın kütlesi eğip büküyor,
Özkök hükümete çatıyor,
Diyor ki, "Başbakanlar kimin kiminle ortak olacağına karışmazlar",
Mesaj yolluyor aslında,
Çünkü gayrimenkul yatırımlarında Dubai Şeyhi El Maktum’la ortak oldular ama Başbakan bunu engellemeye çalıştı,
Hatılarsanız bunu yazmıştım,
Özkök adını vermeden bunu ima ediyor,
Özkök haklı, Başbakanlar bu işlere karışmamalı ama,,,
Peki Sevgili Özkök, Mesut Yılmaz Başbakan’ken enerji dağıtım ihalesini alan işadamlarına Aydın Doğan’ı ortak alma konusunda baskı yapmadı mı!
O zaman bu işler oluyordu da, şimdi mi ayıp oldu,
Özkök bugün de şöyle yazıyor, "Biz Sabah ve ATV’ye hiç bir zaman talip olmadık"
Ayıptır ayıp, İnsan utanır,
Sabah ve ATV’ye 550 milyon dolar vererek talip olduğunuzu manşetten duyurmadınız mı!
Hadi söz uçtu, yazılar orada duruyor, Bari ondan utanın,
Özkök’ün her yazısı bir başka gerçeği eğip büküyor,
Kendilerine göre bir şekil veriyor,
Bugünkü yazının satır araları da ilginç,
Aba altından sopa gösteriyor ve Çalık’a hoş geldinli bir tehdit savuruyor,
"Umarım mahallenin havasını bozan başka medya sahipleri gibi davranmaz" diyerek,
Yani Özkök diyor ki, "Bizimle rekabete girişmeyin, Bizi rahatsız etmeyin, Bizim işlerimize karışmayın"
Vahap Munyar’a dayanarak şunu da söylüyor, "Kavgadan hoşlanmayan bir işadamı"
Mesaj net,
"Bu mahallenin dayısı biziz, Mahalleye geldiyseniz bunu bilin, Ona göre davranın"
Ahmet Çalık da Özkök’ün bu talimatına "Baş üstüne" diyecektir herhalde,
