Böyle vergi olur mu Tayyip Bey

Maliye bakanlığı, nereden vergi çıkaracağını şaşırdığı için yeni vergiler planlıyormuş,

İktidarın gazetesi yazdığı için doğrudur diye düşündüğüm haber şöyle:

Maliye Bakanlığı yeni bir vergi yasasıyla, eşlerin birbirine alacağı hediyelerden, babaların çocuklarına veya torunlarına alacağı hediyelerden, çocukların ana babalarına alacağı hediyelerden vergi alacakmış, Yaklaşık yüzde 30 oranında,

Maliye bu vergi tasarısı üzerinde çalışırken, Başbakan üçüncü kez bağırıyordu, “Üç çocuk yapın” diye, O bakacak ya, yapın,

Yapmasına yapalım da, Tayyip Bey, sizin bu Maliye ile bu iş zor,

Diyelim ki, bir çocuk daha yaptık,

Eşimize bir doğum hediyesi almak lazım,

Maliye tepemize binecek, “Nerede bunun vergisi” diye,

Çocuk büyüdü, Okuyor,

Karne hediyesi alacağız,

Yine Maliye ile karşı karşıya geleceğiz,

Bisiklet alsan bir tekeri Maliye’ye,

Şaka bir yana,

Türkiye’nin örfüne ananesine bu kadar ters bir vergi düzeni mi olur, kadınların bu kadar aleyhine bir vergi mi getirilir!

Diyelim ki, siz işte eşiniz evde çalışıyor,

Eşinize bir otomobil aldınız,

Bundan ayrıca vergi istenir mi?

Olacak iş mi?

Ya da aileye bir ev aldınız,

Evi de eşinize sevgiden, saygıdan, dünyanın kırk türlü hali olduğundan eşinizin üzerine yaptınız,

Bunun için ekstradan bir de vergi mi ödeyeceksiniz,

Ya da benim gibi yaptınız,

Evlendiğimiz günden beri ne alındıysa yarısı eşimindir, yarısı benim, Aynı hayatı paylaştığımız gibi,

Ne yapacağım bundan sonra?

Genelde erkek çalıştığı için, bu vergi düzenlemesi zaten çırak çıkan kadını, iyice çırak çıkarmayacak mı?

Daha var,

Diyelim ki, hayatta başarılı oldunuz ve maddi durumunuz anne babanızdan daha iyi,

Onlara borcunuzu ödemek için başlarını sokacak bir ev almak, hayırlı bir evlat olmak istiyorsunuz,

Alamazsınız, vergisi var, Maliye yakanıza yapışıp, “Hayırlı evlat vergisi” talep edecek,

Böyle vergi düzeni mi olur Tayyip Bey, aklınız yatıyor mu?

O yatıyorsa vicdanınız yatıyor mu?

 

 


Mevcut burjuvazi AKP’yi niye desteklesin?

Engin Ardıç TÜSİAD’a çatmış, son gelişmelerle ilgili olarak hükümetten yana tavır almıyor diye,

“Böyle burjuvazi mi olur?” diye kızıyor,

“Çok para aldım” diyerek Sabah’a transfer olan TÜSİAD üyeleri olmadığı için böyle bir destek zorunlulukları yok,

Bu birincisi,

Dahası burjuvazi iktidarı destekler diye bir zorunluluk da yok,

Üçüncüsü burjuvazi kendini destekler kendine karşı olanı değil,

Bütün bunları Ardıç benden daha iyi bilir ama yine de anlatayım,

Burjuvaziyi temsil eder mi, etmez mi bilmiyorum ama TÜSİAD’ın iktidarının, mevcut iktidarı desteklemesi için ortada bir neden yok,

Tek neden Avrupa Birliği idi, o da artık hayal olduğuna göre ortada bir neden yok,

Tam aksine desteklememesi için çok neden var,

Eğer TÜSİAD Ardıç’ın söylediği gibi bir burjuvaziyi temsil ediyorsa, bu Türkiye’nin Cumhuriyet’le beraber oluşmuş, 80 ila 40 yıllık bir burjuvazisini temsil eder,

AKP ise , kendisinin de sık sık söylediği gibi bu burjuvaziye karşı bir duruşun temsilcisidir,

Zaten bakıldığı zaman net bir şekilde görülür ki, TÜSİAD burjuvazisine karşı, AKP kendi burjuvazisini yaratmaya çalışmaktadır,

Sermaye hızla el değiştirmekte, Anadolu’dan ve büyük kentlerden yeni bir zengin kesimi, yeni bir burjuvazinin aday kadrosu fışkırmaktadır,

Başbakan’ın işadamlarıyla yaptığı kalabalık toplantılarda içki içenlerin sayısı hızla azalmaktadır,

Bu nedenle TÜSİAD’ın veya Cumhuriyet burjuvazisinin AKP’ye tam destek vermesi sınıfsal açıdan çok da doğru bir beklenti değildir,

Ardıç’ın yaptığı eleştirinin aksine, mevcut durumda “Tarafsız” kalmaya çalışması bile yeterince önemli bir destektir, 

 

 


Çok kötü bir Galatasaray

Spor yazısı için lütfen tıklayınız

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Dere geçerken at değiştirenlerin en azından ayağının ıslanacağını bildiğimiz zaman

Erişilebilirlik Araçları