Ahmet Ertürk Haklıymış

TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu BDDK için pek de hoş olmayan bir sıfat söylediği zaman hepimiz yadırgamış, hatta kızmıştık,

Meğerse Ahmet Ertürk haklı, hem de çok haklıymış,

Bu kanaate varmamın sebebi Sabah gazetesinin dünkü manşetinde yer alan haber,

Haber şöyle:

“BDDK Türkiye’de faaliyet izni olmamasına rağmen temsilcileri aracılığıyla özel sektör şirketlerine kredi pazarlama işine giren yabancı bankalara sert önlemler getiriyor, Hazırlanan yönetmelik taslağına göre 47 yabancı bankanın temsilciliklerine gericek her ziyaretçinin adı, ünvanı, adresi ve amacı bir deftere kaydedilecek,”

Allah Allah,

Peki o kayıtlar sonra ne yapılacak?

Ben hayatımda bu kadar saçmalık görmedim,

Türkiye’ye yabancı sermaye girsin, yurt dışından para gelsin diyorlar, sonra Türkiye’de kredi pazarlayanları suçluyorlar,

Yabancı bankanın Türkiye’deki temsilciliğine gidip, orada kredi pazarlığı yapmak suçmuş?

Peki bu işi o bankanın yurt dışındaki merkezine gidip yaparlarsa ne diyeceksiniz,

İsviçre’ye, Londra’ya, New York’a veya Bahreyn’e,

O da mı suç?

Temsilciliklere gidenler kayıt altına alınacakmış,

Peki otelde buluşurlarsa ne olacak?

Ya da temsilciler kredi verecekleri şirketin merkezine giderlerse ne yapacak BDDK uyanığı,

Yemin ederim böyle saçmalık görmedim,

Konunun BDDK ile uzaktan yakından ilgisi yok,

Ne o bankanın faaliyetini takip etmekle yükümlü, ne de o bankanın verdiği krediyle ilgili bir yükümlülüğü var BDDK’nın,

Ha burada ofislerinde görüşmüşler, ha bir otelin toplantı salonunda veya lobisinde,  ha bankanın yurt dışındaki bir bürosunda,

Kim karışır,

Hani Maliye vergi açısından bir denetim getirse anlarım da BDDK’nın konuyla ilgisi ne anlamadım,

Laf olsun, torba dolsun diye konuşmuşlar besbelli,

Dediğim gibi Ahmet Ertürk BDDK konusunda haklıymış,

 

 


Terör İçin Terör

PKK ve DTP için bölücü demek bana göre yanlış,

Bence PKK artık bölücü bir örgüt değil,

Bölücülük bayrağı artık başkalarının elinde,

PKK artık tam anlamıyla “Amaçsız” bir örgüt,

25 yıl önce terörü başlatırken ortaya koydukları taleplerin büyük bölümü Türkiye Cumhuriyeti tarafından karşılandı,

Burada söyleyecekleri söz kalmadı,

Bölücülük konusunda ise hapisteki elebaşları yıllardan beri Türkiye’nin üniter yapısından yana olduğunu söylüyor, Örgüt de bunun aksini söylemiyor,

Zaten faaliyetine baktığınız zaman da ortada bir amaç yok,

Sadece ve sadece terör olsun diye terör üretiyorlar,

Örgütün söylemlerinden, yayınlarından anlayabildiğim kadarıyla PKK’nın şu andaki tek talebi Abdullah Öcalan’la ilgili,

En çok istedkleri şey Öcalan’a yönelik bir af,

Bunun olmayacağını, olamayacağını biliyorlar ama yine de istiyorlar,

Çünkü çaresizler, İsteyebilecekleri başka somut bir şey yok,

Olmayacağını bile bile isterken, bunu bir pazarlık noktası olarak görüyorlar,

Razı olacakları nokta ise Abdullah Öcalan’ın İmralı’dan çıkarılacak, diğer PKK’lı mahkumler gibi F Tipi bir cezaevine nakledilmesi,

PKK’nın şimdiki somut talebi bu,

Terör için terörden başka bir amaçları yok,

Bunu yapmalarının tek nedeni ise pozisyonlarını koruyabilmek,

Terör üreterek varlıklarını sürdürmeyi, morali zaten yerle bir olmuş teröristlerinin moralini yükseltmeyi ve bu yolla örgütün dağılmasını engellemeye çalışıyorlar,

PKK için yol bitti,, deniz bitti,

ABD ile Türkiye arasında sıkışıp kaldılar,

Türkiye’den başka yüzlerini dönebilecekleri, sığınabilecekleri yer yok,

Bunu herkesten iyi kendileri biliyor,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Tek kale ve tek takımla oynanan maçı kimsenin kazanamayacağını anladığımız zaman

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Erişilebilirlik Araçları