5 yıla yaklaşan iktidarının sonunda AK Parti’nin başarıları kadar başarısızlıkları da var,
Ekonomide başarılı bir yönetim sergiledikleri söylenebilir,
Liradan 6 sıfır atılması, düşen enflasyon, gelen yabancı yatırımcı , özelleştirmeler, küçük ölçekleri proje üretimi, ülkedeki şirketlerin ekonomik gelişmeler paralel olarak değer kazanması AK Parti’nin başarılı olduğu konular,
Bu başarıda Derviş’ten devraldıkları programı bozmadan uygulamalarının etkisi büyük,
İhracatçıya destek, ekonomik düzelmenin toplumun alt katmanlarına indirilmesi, bölgesel kalkınma programları, mikro sorunların çözümü gibi konularda ise vasatın üzerinde olmadıkları gibi, bir miktar da vurdumduymaz davrandılar,
Ülke varlıklarının yabancılara satışında başarılı olup sermaye getirmeyi başardılar ama yeni yatırımlar yapacak büyük sermayeyi ikna edemediler,
“AK Parti döneminin eseri” denebilecek ve yıllarca hatırlanacak projeleri ise hiç olmadı,
Başta başardıkları “Gizli ajandaları yokmuş” imajını ise iktidarlarının son bir yılında başarıyla yıktılar ve toplumu bölme becerisini gösterdiler,
Pek çok konuda gereğinden hızlı ve acemice davrandılar, Bunun ağır tahribatları oldu, Daha da olacak,
Yolsuzluk iddiaları, basındaki güçlü kontrolleri sayesinde şimdilik çok ayyuka çıkmadı ama pek çok yerden ağır kokular yükseliyor,
Yine de genel anlamda başarılı sayılabilecek bir dönem geçirdiler,
AKP’nin hanesine yasılabilecek en büyük “Esi” ise Dış politika alanında oldu,
İddia ediyorum, AKP dönemi, Türkiye’nin dış politika ve uluslararası ilişkilerde Cumhuriyet tarihinin “En başarısız” dönemidir,
Gelin teker teker ele alalım,
Kıbrıs: Başlangıçta çok önemli açılımlar yapıldı, Fakat bundan bir sonuç alınamadı, Bu açılımla verilen büyük tavizlere rağmen sorunun çözümünde tek bir adım atılamadı, 5 yılda hiç bir gelişme kaydedilemedi, Tavizler verildiği ile kaldı,
Irak: Türkiye’nin Irak’la ilgili tüm “Kırmızı çizgileri” yerle bir oldu, Kürt Devleti kurulma aşamasına geldi, Barzani tarihte görülmemiş bir küstahlığa, Irak’taki Kürtler tarihte görülmemiş bir politik güce ulaştı,
ABD: ABD’de yıllardır Türkiye yanlısı olan taraflar küstürülürken, Türkiye’nin stratejik önemini algılamayan Dışişleri ile ilişkiler güç kazandı ve fakat bu ilişkiler hiç bir zaman Türkiye’nin lehine işlemedi, İyi ilişkiler kurulduğu düşünülen ABD Dışişleri Bakanlığı Türkiye’yi oyalamak, Türkiye aleyhine gelişmelere ise hiç vermekle yetindi, Türkiye çok stratejik bir ortağını kaybetti, PKK’yı bitirme noktasına gelen ABD şimdi PKK destekçisi oldu, En önemli müttefikimiz ABD’nin askerleri, sınırımızın dibinde Türk askerinin başına çuval geçirecek noktaya geldi,
AB: AB ile ilişkiler, 1960’lardan bu yana en kötü dönemini yaşıyor, Avrupa’da Türkiye karşıtı blok güçlenirken, Türkiye yanlısı ülke neredeyse kalmadı, Olanlar da seslerini çıkaramaz oldular, Verilen tüm tavizlere rağmen üyelik görüşmelerinde hiç bir ilerleme kaydedilemiyor, Müzakereler yürüyor ama kimse sonuç beklemiyor,
Ortadoğu: Türkiye Ortadoğu’da en önemsiz konumda, Uluslararası camianın terörist saydığı kişilerle yakınlaşma, Türkiye’ye Ortadoğu’da irtifa kaybettirdi, Ne Müslümanlar güveniyor, ne İsrail, ne de diğer ülkeler, Sürekli yalpalayan bir politika izleniyor, Ortadoğu ile ilgili olarak düzenlenen uluslararası konferanslara davet edilmeyen tek bölge ülkesi Türkiye,
Dış geziler: Tayyip Erdoğan en fazla dış gezi yapan Başbakan oldu, Afrika’ya büyük öncelik verildi ama bu geziler yapıldığı ile kaldı Erdoğan’ın açtığı yol izlenmedi, Başbakan’ın başlattığı ilişkiler sürdürülmedi, Bal yapmayan arı gibi boşuna gezdiler,
Örnekleri çoğaltmak mümkün, Ve her örnek Türkiye’nin en kötü dış politika dönemini yaşadığı iddiasına yeni kanıtlar olacak,
Tersini söyleyecek olan varsa tartışmaya hazırım,
Yarın
Değerli okurlar, yarından itibaren Türkiye’nin yegane “İnternet Gazetesi” GAZETEPORT’ta yazmaya başlıyorum,
Günlük yazılarımı www,gazeteport,com adresinde bulabileceksiniz,
Tabii yazılarım burada da olmaya devam edecek,
Doğrusunu söylemek gerekirse bu internet olayını sevdim,
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Çok koşanın değil, doğru yöne koşanın hedefe ulaştığını anladığımız zaman,
